11 Mayıs 2011 Çarşamba

Karakartal kupayı kaptı


Türkiye Futbol Federasyonu bu sene şöyle bir cezayı çok kere verdi:''federasyonun saygınlığını zedeleyici isnat ve eylemlerinden dolayı sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle'' falan filan gibi. Peki bugün Türkiye Kupası finali gibi üst düzey bir karşılaşmayı bu kadar rezalet bir zemine sahip stada veren Federasyona kim ceza verecek. Beşiktaş kadro yapısı gereği yerden oynamayı seven bir takım. Belediye de kapasitesi az bir takım olmasına rağmen oyunu çirkinleştiren, dan dun oynayan bir ekip değil. Onlarda yerden oynamayı seven, kaptıkları topları iyi pas yaparak atağa dönüştüren bir ekip. Böyle iki takım bugün bu rezil zemin yüzünden istediklerini yapamadı, ekran başındaki bizlerde belki de daha keyifli geçecek bir maçtan mahrum bırakıldık. O yüzden Federasyonu bu konu yüzünden şiddetle kınadığımı belirtmek isterim.

Maça baktığımızda ise garip bir oyun olduğunu söylemek lazım. Zeminin kötülüğü nedeniyle iki takım, iki yıldızından tam randımanlı verim alamadı. Beşiktaş, Guti'den ve Belediye'de duran toplar hariç İbrahim Akın'dan %100 faydalanamadı. Bunun da en büyük sebebi zemindi. Beşiktaş'ta Quaresma kişisel gayretleriyle sonuca gitmeye çalışırken Belediye sadece iyi atak başlangıçları yaptı ilk yarıda. Fernandes-Quaresma işbirliğinden birde gol bulunca siyah beyazlılar devreye avantajlı girdi.
İkinci yarı ise tam bir karmaşa vardı sahada. Belediye, Aurelio'nun saçmalamasından kazandığı penaltıyla beraberliği yakaladı, sonra da Rüştü'nün hatasında Gökhan Ünal'ın ayağından öne geçti. Bu yarıda sadece Almeida'yla ciddi bir pozisyon yakalayan Beşiktaş, bir duran top sonucu Sivok'un kafasından skoru eşitlemese kupa büyük ihtimalle Belediye'ye gidiyordu.

Uzatmalarda ise iki takımda çok savruk oynadı. Beşiktaş'ın bu futboluna alışıktık ama Belediye'nin daha kontrollü oynamasını bekliyordum açıkçası. İki takımda yarım saatlik dilimde girdikleri birçok pozisyonu değerlendiremeyince maç penaltılara kaldı. Burada da şansı yanında olan Beşiktaş sadece tek penaltı kaçırınca kupa 9.kez siyah beyazlıların oldu ve Avrupa biletini cebine koydu. Genel olarak bol pozisyonlu, özellikle zemin nedeniyle pas hatasının fazla olduğu bir maçtı ama son ana kadar yaşattığı heyecanla güzel bir final oldu. Maçın hakemi Yunus Yıldırım içinde 1-2 şey söylemek lazım. Hakikaten de çok kötü bir hakem. Penaltı kararı kesin doğruydu ama Beşiktaş'tan Ekrem ve Quaresma'ya 2.sarıyı gösteremeyişi, ikinci yarı 3 dakika uzatma vermesine rağmen 30 saniye kala maçı bitirmesi, Beşiktaş lehine çok net faulleri çalmayışı falan rezillikti. Yani art niyetli değil ama kötü bir hakem. Belediye'yi de kutlamak gerek. Süper Ligde istikrarlı kulüp yapıları ve oynadıkları futbolla finale yükselmeleri kaçınılmazdı. Bir şekilde bunu başaracakları belliydi. Bu sene olmasa, önümüzdeki yıllarda bu tip bir çıkış yapacaklardı. O yüzden başta her şekilde teknik direktörlerinden vazgeçmeyen kulüp yönetimini, sonra da Abdullah Avcı ve futbolcularını canı gönülden kutlarım.

Maçtan sonra açıklama yapan Bobo da Belediye karşısında son kez siyah beyazlı formayı giydiğini açıkladı. Üzüldüm Bobo'nun ayrılmasına. Açıkçası Almeiada ne kadar kaliteli olursa olsun benim gönlümde Bobo'nun yeri hep başka. Beşiktaş'ta bir türlü hak ettiği yeri bulamayan oyunculardandır Bobo. Şimdi Almeida'nın da ayrılması gündemde. İkisi de gittikten sonra gözler Forlan transferinde olacak. Beşiktaş muhabiri arkadaşlar, Forlan transferi bitti diyor. Holosko'da takıma dönüyormuş. Bu sene hücum hattı yıldızdan geçilmiyor dediğimiz Beşiktaş, 47 gol atmış, 35 gol yemiş. Şampiyonluğun en güçlü adayı Fenerbahçe ise 74 atıp 31 gol yemiş. Yani Beşiktaş'ın bu sezon yediği değil de atamadığı sorun olmuş. O yüzden önümüzdeki sezon nasıl geçecek şimdiden merak ediyorum.

Hiç yorum yok: